21 Ocak 2022

CİHAN DEMİRCİ, 2022'DE YAZAR-ÇİZERLİK SERÜVENİNDEKİ 44. YILINDA!..

Nam'ı diğer;"Damdaki Mizahçı" olan Cihan Demirci 2022 yılının Ocak ayında yazar-çizerlik serüvenindeki 44. yıla adım attı... 

Cihan Demirci, hem virüs hem de ekonomik çöküş süreci nedeniyle son 2 yılı oldukça zorlu geçen ve geçmeye devam eden bir süreçte geride kalan 43 yılda sayısı 1250'yi aşan kültürel etkinlik; söyleşi-panel-imza günü-atölye çalışması-sergi vb. gerçekleştirdi... 

Bu süreçte pek çok gazetede-dergide-ekte yazar-çizer olarak çalıştı, şairliğini arka planda tutsa da düzenli şiir yazdı, radyo yayıncılığı, tv ve metin yazarlığı yaptı, ilk kitabını 1985'te çıkartıp, 1985'ten bu yana yüzbinlerce okura ulaşan 54 kitap yayınlayan Cihan Demirci'nin ilk karikatürleri 1978 yılının Ocak ayında yayınlanmış, bunu yazılarının, şiirlerinin ve başka çizgilerinin yayınlanması izlemişti. 

Cihan Demirci, 1978-1981 yılları arasında bir amatörlük dönemi yaşadıktan sonra 1981 yılının Haziran ayında döneminin popüler dergilerinden Ses dergisinin Atmaca mizah ekinde hem mizah yazarı, hem de karikatürcü olarak profesyonelliğe ilk adımını attı...


2020-2021 yıllarında tüm dünyayı teslim alan bir virüs ve onun varyant kardeşlerinin ardından ülkeyi kötü yönetim yüzünden teslim alan ağır ekonomik çöküş sayesinde (Buna ekonomik kriz demek dobra bir mizahçıya yakışmaz!!) gerçekten son 2 yıl için bu zorlu serüvendeki en kötü yıllar oldu diyebiliriz. Tüm bu zorluklara, engellere rağmen damları mesken tutup, hayatı dam üstünden en ince ayrıntılarına dek gözlemlemeyi inatla sürdüren Cihan Demirci 2020 yılının Mart ayı başında 4 tanesi eski, 2 tanesi yeni olmak üzere 6 kitabı birden aynı anda yayınlamıştı. 

2020 yılının Mart ayında hayatın durmasından sonra 2020 yılındaki tüm etkinlikleri iptal olan, dünyadaki milyonlarca insan gibi eve esir olan Cihan Demirci'nin 2021 yılı doğrusu daha da zorlu geçti!.. Bu süreçte zoom üzerinden, öğrencilerle sadece uzaktan bir kaç buluşma yaşayabilen Cihan Demirci dünyadaki pek çok yazar-çizer gibi eve esir oldu ve işini hakkıyla sürdüremedi ne yazık ki... 

2021 yılı Temmuz sonrasında bir kaç tane yüz yüze etkinliği  de güçlükle yapabilen "Damdaki Mizahçı"ya en çok koyan 2 yılı bulan bu süreçte özellikle okullara gidememek 25 yılı aşkın bir süredir okullardan ilk kez uzak kalmak ve çocuklarla yüz yüze buluşamamak oldu!.. Cihan Demirci'nin uzun yıllardır baskısı olmayan ve 30. yılında 30. basımını yapan, bugüne dek en çok okura ulaşmış olan "Geyik Muhabbetleri" kitabı da, 2021 yılında gene uzun yıllar sonra 3. basımını yapan tek romanı "Zombilirkişi" de ne yazık ki, dönemin zorlukları nedeniyle yeterince tanıtılamadı, bu ve diğer kitaplarına dair etkinlikler hakkıyla yapılamadı...  

2020-2021 böyle geçti de, ondan önceki iki yıl nasıl geçti acaba?... 

"Damdaki Mizahçı" Cihan Demirci'yi yakından takip edenler onun 40. yılı etkinlikleriyle dolu olan 2018'i ve 2019 sürecini de önce ifade vermelerle, sonra da yazıp-çizdiklerinden ötürü yargılanıp, beraat etme sürecini de anımsayacaklardır!.. Son 20 yıldır var olan ve mizahı hayatın dışına iten ağır bir dönem ne yazık ki bir eleştiri sanatı olan mizaha hiç yaramadı sevgili "Damdaki Mizahçı" takipçileri...

Sevgili mizah dostları, "Damdaki Mizahçı" Cihan Demirci'nin 44. yılına giren an gelip güzellikleriyle, başarılarıyla, heyecanlarıyla, coşkulu anlarıyla, mutluluklarıyla, an gelip de zorluklarıyla, engelleriyle, yokluklarıyla, baskı ve sansürlemeleriyle var olan bu upuzun serüvende o,  mizahı sadece yazar-çizer olarak sürdürmeyip onun tarihine, teorisine, pratiğine de kafa yordu!.. Mizah tarihimiz üzerine araştırmalar yaptı, mizah tarihimiz ve mizahçılarımız üzerine yüzlerce yazı kaleme aldı... Mizah tarihçisi kıvamında bir uzmanlık alanı oluşturdu kendine... 

An gelip "Mizah Kültürü" adlı bir dersin hocalığa da soyundu, komediyi de, mizahı da derinliğine inceledi, söyleşilerinde özellikle mizahın sadece güldürmekle sınırlı bir alan olmadığını, insanların daha mizahın ne olduğunu bile bilmediğini, güçlü ve gerçek bir mizahın güldürmek kadar hüzünlendiren, neşe kadar hüzün de barındıran benzersiz bir güç olduğunun altını çizdi!.. 

90'lı yılların ortasında kendine bir manifesto çizerek "Hayat Mizahı Kaç Geçiyor?" başlığı altında mizahın bu akla ziyan ülkede hayatın conta sıyırtan abuk-subuk hallerine yenik düştüğünü, kafayı yemiş bir hayatın, manyamış gerçekleri karşısında hayal gücü olarak geride kaldığını bıkmadan, usanmadan söyledi, yazdı, çizdi... En kalıcı, en güçlü ve en etkili mizah eserlerinin, ürünlerinin içinde hüzün ve gam da barındırdığını dama çıkmayı göze almış bir kalem olarak seslendirdi durdu!.. 

Yaşadığı ülke bu kadar ilgisiz, halkı bu kadar kendinden geçmemiş ve var olan kara düzenin esiri olmamış olsa elbette bu verdiği emekler çok daha fazla işe yarayacaktı ama o pes etmedi!.. Onu karamsar gibi görenler aslında ondan daha teslimiyetçi ve yenilgiyi baştan kabul eden iyimserlerdi!.. 

Onun yazdıklarını, çizdiklerini, konuşmalarını karamsar bulanlar aslında gerçek mizahçıları bu ülkede çok az tanıyanlardı!.. Mizahla komedi hep birbirine karıştırılmıştır, lakin komedi de sadece güldürü ve gülmece değildir!.. Bu yüzden o gülmece yazarı-çizeri değil daha derinlerde hayat sondajı peşinde olan bir mizah yazarı ve çizeridir!.. Mizahçı saray soytarısı değildir, tokat gibi gerçekleri insanın yüzüne en ince ve en zeki şekilde vurur ama karşısındaki bu dayağı bedeninde değil aklında ve ruhunda hisseder!.. 

"Damdaki Mizahçı" Cihan Demirci, 32 kısım tekmili birden, her anı acayip bir heyecan barındıran bu zorlu süreçte sonuçta 44. yılında... Onun yoğun emeklerini 44 yıldır görmezden gelenler, onun yoğun birikiminden asla faydalanmak istemeyenler, onu çağırmaktan uzak duranlar, onun konuşmasına, yazmasına, çizmesine elinde olanak olduğu halde zerre kadar katkı sağlamayanlar, rahat olun, Cihan Demirci bu çileli ve neşeli yolculuğu sizler için değil, insan olma serüveni için sürdürüyor zaten!.. Mal ortada olduğu için varolan kokuşmuş bir toplumdan da, bu halktan da, bu ülkeden herhangi bir şey beklemeden, o henüz bu abuk hayata teslim olmamış çocuklara, gençlere ve yaşlansa da, ruhu, aklı ve yüreği çürümeyip her zaman genç kalanlara sesleniyor!.. Mizahın ince zekasıyla insan olma yolundaki bu uzun serüvenine inatla ve asla teslim olmayacak, zeka yüklü bir karamsarlıkla devam ediyor!!!!! SON NEFESE DEK BÖYLE BİLİNE!...


Cihan Demirci- 21 Ocak 2022 KADIKÖY






Hiç yorum yok: