13 Aralık 2025

"İNSANSIZ HAYAT SAHASI" YÜZYILININ İLK ÇEYREĞİ BİTERKEN YAPAY ZEKA'NIN İNSANOĞLU'NA TAKTIĞI ÇEYREĞİN HİKAYESİ!..


1927'den beri her yılın sonunda o yılın en etkili kişisini ya da kişilerini seçen TİME dergisi, 2025 yılının kişisi olarak "YAPAY ZEKANIN MİMARLARI"nı dolayısıyla da "YAPAY ZEKA"yı seçmiş!.. Beklenen bir seçimdi elbette!.. 

Çok uzun yıllar önce kendini dama atmış, bir "Damdaki Mizahçı" olarak; 21. yüzyıla daha girmeden 1999 yılının sonlarında yazdığım yazılarda 21. yüzyılın insanlığın kendi kendi yok edeceği bir yüzyıl olacağına dair yazılar yazmış bir kalem olarak aradan geçen 25 yılda yanılmadığımı görmenin üzüntüsü içindeyim...

İnsanoğlu 20. yüzyılda önce emperyalizmin gücünü sınadı. Emperyalizm, ülkeler-toplumlar-insanlar arasındaki farklı renkleri, farklı yaşamları, farklı tutkuları, kısacası "farklı" olan her şeyi yemek, yutmak, yok etmek üzere oluşmuş bir kara düzendir!..

Emperyalizmi arkasına alan dev güçlerin derdi birbirinin kopyası olan, şablon insanlar, şablon ülkeler, şablon hayatlar yaratmaktı, böylece oluşacak koca bir sürüyü idare etmek daha kolay olacaktı. Örneğin aynı ürünü farklı ülkeler, farklı insanlar kolayca alabilecekti. Bu düzeni herhangi bir sorgulama yetisi gelişmemiş bizim gibi ülke insanlarına da, gelişmiş gözüken ülkelerin insanlarına da; "Global Dünya" olarak yutturdular!!!! Oysa ki 20. yüzyılda ülkeler arasındaki farklı renkler, farklı yaşamlar hayatın içinde soluklar açıyor, zeka gelişiminin zenginliği de çok daha derin oluyordu.

21. yüzyılın ilk çeyreği olan 25 yıl biterken, dünyanın etki gücü en yüksek dergilerinin başında gelen köklü dergi TİME'ın da 25 yıl biterken "YAPAY ZEKA"yı ve MİMARLARINI yılın zirvesine koyması insanlığın hikayesini tamamen ters yüz edecek bu yeni dönemin işaret fişeğidir!..

İnsan emeğinin ve insana özgü özel yeteneklerin derin donduruculara konulacağı bu yeni dönemde pek çok mesleğin yok olacağını, insanın kendi ürettiği robotların esiri haline geleceğini global çukura düşmemiş uzmanlar ve bilim insanları yıllardır yazıp duruyorlar. Yazmalarının, söylemelerinin ötesinde zaten yaşanan hayatların giderek "İNSANSIZ HAYAT SAHASI"na dönüştüğünü hepimiz hayatın içinde görüyoruz, yaşıyoruz!.. Örneğin bir cep telefon şirketi size kazık attığınızda ona telefonla ulaştığınızda artık karşınızda muhatap olarak bir insan bulamıyorsunuz. O kayıttan, bu kayıta sizi dolaştırıp, sonra boşluğa fırlatıp atan bir düzen bu!!!!! Derdinizi anlatacağınız bir insanın kalmadığı bir dünyada, gücü elinde bulunduran dev emperyalizmin ve onun şirketlerinin gözünde sizin artık zerre kadar bir değeriniz yok!..

Bitirilecek alanların, mesleklerin içinde benim de 48 yıldır emek verdiğim yazar-çizerlik de var elbet. 20. yüzyılda zaten epeyce darbe almış, yeteneğin gözardı edildiği bir sürece girmiş olan sanatın bütün alanları bu anlamda insan yeteneğinin anlamsızlığını çok sert şekilde vuracak yüzümüze!..

Yapay zeka elbette bilimde, sağlıkta, teknolojide, her alanda insanın işini kolaylaştıracak, zamandan müthiş tasarruf sağlayacak, işleri hızlandıracak ama bunun bedeli çok ağır olacak!.. İnsanın yarattığı ve sürekli geliştirdiği bir robotun esiri olması sonrası insanlar, onun yarattığı yapay zekanın kavgaya gireceği süreçlere de şahit olacağız, özellikle bizim gibi uygarlık yolculuğundan uzaklaşmış, Ortaçağ karanlığı yaşayan halklara ve yönetimlere sahip ülkeler bu dönemin en ağır kaybedenleri ve yok edilenleri olacak!.. "İnsansız hava aracı" üretmekle övünenler "İnsanız hayat sahası"nın derin çukuruna gömecekler havasını almış insanlığı!!!!!

"Yapay Zeka" bu yüzden çok dikkatle izlenmesi, incelenmesi gereken çok tehlikeli bir oyuncak!.. Onunla oynamasını bilmeyen toplumların esiri olacağı 21. yüzyıl ilk çeyreğini bitirirken, çeyrek aklı bile kalmayan, şaşkın ve bitik haldeki toplumlar Yapay Zekanın efendi haline geleceği bu yapay süreçte adım adım tarihe karışacaklar, zaten bir amaçta budur, bu anlamda zaten tüm dünyanın zehirli atık çöplerini alıp topraklarına gömen şu içinde bulunduğumuz coğrafyada en büyük kobay alanlarından biridir!..

Bu anlamda elindeki yeteneğinin anlamı kalmayacak ve boşa düşecek insanoğlu bu ikinci çeyrekte artık "ölümsüzlüğün" değil, "ölümlü" olmanın ve bir an önce göçüp gitmenin mutluluğuna sarılacak, zira görünen o ki, insanı devre dışı bırakıp, yeni bir dünya diktası yaratacak bu çark döndükçe uzun yaşayan değil sadece "giden" kurtulacak!!!!!

Cihan Demirci (13 Aralık 2025-Foça)



24 Kasım 2025

CİHAN DEMİRCİ, FOÇA'DA SURDİBİ DOSTHANE'DE SİYASİ MİZAHIN VE HİCVİN 620 YILI ALAN ENGELLİ KOŞUSU'NU ANLATTI!..


"DAMDAKİ MİZAHÇI" ve "MİZAHHABER" yayıncısı, mizah yazarı-karikatürcü ve Mizah tarihi araştırmacısı Cihan Demirci, Foça'da Surdibi Dosthane'de gerçekleştirdiği mizah söyleşilerinin 5.sinde, mekanı dolduran izleyicilere; "Siyasi Mizahın ve Hicvin 620 yılı aşan Engelli Koşusu"nu anlattı. Önce kısaca mizahın köklerine ve doğuş dönemine değinen Cihan Demirci, bu uzun engelli koşuyu 1404'lerden 2025'lere kadar 1.5 saati aşan bir sürede görsel bir söyleşiyle özetledi.

Siyasi Mizahın ve Hicvin 620 yılı aşan bu zorlu ve engelli koşusu Osmanlı'da 15. yüzyılda; 1404 yılında Hiciv şairi Kul Nesimi'nin Suriye Halep'te Kölemen yönetimince derisi yüzülerek öldürülmesiyle başlar... Osmanlı'da Hiciv şairleri şiirleri yüzünden çok ağır bedeller ödemiştir!. 15. 16, 17 ve 18. yüzyıllarda da pek çok şair; derisi yüzülerek, asılarak, boğdurularak, zehirletilerek öldürülmüştür... 19. yüzyılda ise daha çok sürgün edilme dönemi başlar... 


Şair Eşref'ten Neyzen Tevfik'e değin zorlu hayatlar yaşamış Hiciv şairlerinin ötesinde, Osmanlı'da 23 Aralık 1869'da yayınlanan ilk mizah yayını olan "Diyojen" mizah dergisiyle başlayan süreçte de, mizah dergilerinin, mizah gazetelerinin, mizahçıların, karikatürcülerin, mizah yazarlarının başına gelenleri görsellerle anlatan Cihan Demirci, Cumhuriyet döneminde de Aziz Nesin- Rıfat Ilgaz başta olmak üzere mizahçıların-karikatürcülerin yaşadığı ağır baskıları, davaları, hapse atılmaları, mahkeme kapılarında gezmeyi özetleyerek bu tarihi söyleşiyi son olarak Leman dergisinin son sayısı olarak tarihe geçen 26 Haziran 2025 tarihli sayısındaki bir karikatür nedeniyle yaşananlarla noktaladı. Kasım ayının sıcak bir öğleden sonrasında Surdibi Dostahane'nin bahçesini dolduran izleyiciler söyleşi bitiminde de anlatılanlar üzerine ayak üstü bir sohbetle ilgilerini gösterdiler... 

17 Kasım 2025

"DAMDAKİ MİZAHÇI" CİHAN DEMİRCİ'NİN "SİYASİ MİZAHIN VE HİCVİN 620 YILI AŞAN ENGELLİ KOŞUSU" BAŞLIKLI SÖYLEŞİSİ 21 KASIM'DA, SAAT:15'TE FOÇA'DA SURDİBİ DOSTHANE'DE...


"DAMDAKİ MİZAHÇI" Cihan Demirci, Temmuz aynda açılan Foça'daki Surdibi Dosthane'de daha önce Temmuz, Ağustos, Ekim aylarında görsel sunumlu 4 ayrı söyleşi gerçekleştirmişti. İlki Aziz Nesin, ikincisi Tarık Dursun K., üçüncüsü Muzaffer İzgü anması olarak gerçekleşen görsel söyleşilerin sonuncusu Ekim ayında "Efsane Mizah Dergisi ve Oğuz Aral" adını taşıyordu. 

Cihan Demirci'nin Surdibi Dosthane'de 5. söyleşisinin başlığı: "SİYASİ MİZAHIN VE HİCVİN 620 YILI AŞAN ENGELLİ KOŞUSU" adını taşıyor...1404'lerden 2025'e dek 620 yılı aşan çok uzun tarihi bir süreçte önce hiciv şairlerinin, sonra da mizahçıların, mizah yazarlarının, karikatürcülerin yaşadığı zorlu süreçlerle devam eden bu acayip serüven görsel ve belgesel bir söyleşiyle karşınızda...

Osmanlı'dan Cumhuriyet'in ilk dönemlerine, darbe yıllarından günümüze dek süren, pek bir yerde duyamayacağınız engelli bir koşunun öyküsüdür bu!.. 1404'lerden 2025'e dek 620 yılı aşan çok uzun tarihi bir süreçte önce hiciv şairlerinin, sonra da mizahçıların, mizah yazarlarının, karikatürcülerin yaşadığı zorlu süreçlerle devam eden bu acayip serüven görsel ve belgesel bir söyleşiyle karşınızda...

Cihan Demirci; yazar-çizer ve mizah tarihi araştırmacısı olarak uzun yıllardır sürdürdüğü mizah yolculuğu serüveninde kadim mesleğinin yüzyıllar boyu başına gelenlerden ve yaşadıklarından seçtiği örneklerle dolu bu görsel söyleşiyi, bu topraklarda şiirle, sözle, sazla, fıkrayla, yazıyla, öyküyle, çizgiyle daha güzel günlerde yaşanması için emek vermiş yitirdiğimiz tüm mizah, hiciv ve edebiyat emekçilerinin ruhuna adıyor... 




03 Ekim 2025

EFSANE MİZAH DERGİSİ GIRGIR'I VE USTAMIZ OĞUZ ARAL'I GÖRSEL BİR SÖYLEŞİYLE FOÇA'DA ANDIK!..



Tarih: 2 Ekim 2025 Perşembe... Foça'da kapalı bir hava... Yağmur damlaları arada bir düşüyor... Açık havada yıllar öncesine, o güzelim günlere doğru mizah dolu bir yolculuk daha başlıyor... İlk kez 24 Aralık 2022'de 6. İzmir Mizah Festivali'nde, ikinci kez de geçen yıl 28 Eylül 2024'te Kadıköy'deki 5. Kadıköy Çizgi Festivali'nde gerçekleştirdiğim "Efsane Mizah Dergisi Gırgır ve Oğuz Aral" başlıklı görsel sunumlu-belgesel söyleşiyi daha da geliştirilmiş haliyle, Foça'nın Temmuz ayından beri kültürel etkinliklere de sahip çıkan yeni mekanı Surdibi Dosthane'de gerçekleştirdim... Zaten küçük bir mekanda sayısı 25'e yakın artık çoğu tanıdığım, bazılarıyla yeni tanıştığım ilgili, duyarlı dost beni yalnız bırakmadı. Kalyoncu Kahvesindeki okey arkadaşlarımızdan ise her zaman ki gibi gene kimseler ortada yoktu!.. 


Temmuz ayı başlarında açılan Surdibi Dosthane'de daha önce Temmuz ve Ağustos ayında; Aziz Nesin, Tarık Dursun K. ve Muzaffer İzgü anısına yapılan anma söyleşilerini gerçekleştirmiştik. 2 Ekim 2025 akşamı da, hem Oğuz Aral'ın hayatını hem de Gırgır'ın 17 yıl süren ama ne yazık ki kötü biten o benzersiz hikayesini bir arada anlattığım bu görsel söyleşi de çoğu unutulmuş, ya da bilinmeyen, saklanmış bilgilerle dolu tarihi bir yolculuk yaşadık... 

Aslında Gırgır'ın ve Oğuz Aral'ın hikayesi ülkemizin de neden bugünlere yani derin bir çukurun içine düştüğünün de hikayesidir. Mizah tarihimiz bize bu ülkenin gerçek yüzünü en doğru ve en sağlam şekilde anlatır. 

Bir eleştiri sanatı olan mizah aynı zamanda yanlışlara karşı doğruların yanında olan müthiş bir mücadele alanıdır. Yağmur damlalarının görsel söyleşinin başlamasıyla kesildiği 1 saat 40 dakikanın sonunda bu söyleşiyi izleyen dostların gözleri ışıldıyordu. Çünkü Türkiye'nin 70'lerine, 80'lerine yaptığımız bu yolculukta yitirdiklerimizi anımsarken, o eski güzelim günlere de geri dönmüş olduk. Tek eksiğimiz ne yazık ki fotoğraf ve video, ben söyleşiye öyle kaptırmışım ki, başlarken hep izleyicileri oturduğum yerden çekerdim, onu da atlamışım, ne yazık ki sadece bir iki fotoğraf var ama Gırgır'ın serüvenine meraklı olanlar "Damdaki Mizahçı" Youtube Kanalına girerek Gırgır üzerine orada var olan başka videoları da izleyebilirler...  



25 Eylül 2025

"DAMDAKİ MİZAHÇI" CİHAN DEMİRCİ'DEN "EFSANE MİZAH DERGİSİ GIRGIR VE OĞUZ ARAL" SÖYLEŞİSİ 2 EKİM'DE FOÇA'DA SURDİBİ DOSTHANE'DE GERÇEKLEŞİYOR!..


CİHAN DEMİRCİ'NİN HAZIRLAYIP-SUNDUĞU; "EFSANE MİZAH DERGİSİ GIRGIR VE OĞUZ ARAL" BAŞLIKLI GÖRSEL SUNUMLU-BELGESEL SÖYLEŞİ, 2 EKİM 2025 PERŞEMBE GÜNÜ FOÇA'DA SURDİBİ DOSTHANE'DE 18'DE GERÇEKLEŞİYOR...

Cihan Demirci, daha önce ilk kez 24 Aralık 2022'de 6. İzmir Mizah Festivali'nde, ikinci kez de geçen yıl 28 Eylül 2024'te Kadıköy'deki 5. Kadıköy Çizgi Festivali'nde gerçekleştirdiği; "Efsane Mizah Dergisi Gırgır ve Oğuz Aral" başlıklı görsel sunumlu-belgesel söyleşisi daha da geliştirilmiş haliyle, 2 Ekim 2025 Perşembe günü, saat:18'de Foça'nın Temmuz ayından beri kültürel etkinliklere de sahip çıkan yeni mekanı Surdibi Dosthane'de....

Cihan Demirci, Temmuz ayı başlarında açılan Surdibi Dosthane'de daha önce Temmuz ve Ağustos ayında; Aziz Nesin, Tarık Dursun K. ve Muzaffer İzgü anısına yapılan anma söyleşilerini gerçekleştirmişti. 

"Efsane Mizah Dergisi Gırgır ve Oğuz Aral" adlı bu görsel söyleşi uzun yılların arşiv çalışmalarıyla hazırlandı ve bundan 53 yıl önce 13 Ağustos 1972'de yayınlanmaya başlayıp Oğuz Aral usta yönetiminde 17 yıl süren müthiş bir dönem yaşadıktan sonra, karanlık bir şekilde satılıp, zorla el değiştiren, dünyanın en fazla tiraja ulaşmış 3. mizah dergisi olarak da tarihe geçen, kendisinin de yetiştiği dergi olan GIRGIR'ı ve ustası OĞUZ ARAL'ı çok özel bilgilerle, unutulmuş gerçeklerle gün ışığına çıkarıyor... Bu özel-belgesel söyleşi, Oğuz Aral gibi ömrünü çizer ve mizahçı yetiştirmeye adamış, benzersiz bir ustaya ve onun efsane dergisine özel bir saygı ve vefa duruşudur!..

14 Eylül 2025

CİHAN DEMİRCİ'NİN "DAMDAKİ MİZAHÇI" YOUTUBE KANALI SON BİR AYDIR YENİDEN CANLANDI!..

Cihan Demirci, "DAMDAKİ MİZAHÇI" Youtube kanalını bundan 8 yıl önce açmıştı. Son bir kaç yılda yaşamını tamamen değiştiren, o damdan, bu dama göç eden Cihan Demirci, "DAMDAKİ MİZAHÇI" YOUTUBE KANALI'nı biraz ihmal etmişti!.. Son bir aydır bu Youtube kanalını yeniden canlandırmaya başlayan Cihan Demirci, pek çok yeni video ekledi ve eklemeye devam ediyor. 

Bugün itibarıyla toplam 67 videonun olduğu bu kanala son dönemde daha çok "DAMLI-YORUM" başlığı altında, daha çok ilgi gören epeyce kısa videolar (Shorts) ekliyor. Organik ve muhalif bir mizahın yaşaması için DAMDAKİ MİZAHÇI YOUTUBE KANALINA SADECE BİR TIKLA, ÜCRETSİZ ABONE OLABİLİRSİNİZ... "DAMDAKİ MİZAHÇI" HENÜZ 600 KİŞİYE BİLE ULAŞMADI, HEDEFİMİZ İLK PLANDA: 1000 KİŞİ... DAM ÜSTÜNDEN GÜLEKALIN!.. 

27 Ağustos 2025

MİZAH USTASI MUZAFFER İZGÜ'YÜ 8. ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE FOÇA'DA ANDIK!..


Mizah Edebiyatımızın usta kalemi Muzaffer İzgü'yü bundan 8 yıl önce 26 Ağustos 2017 tarihinde 84 yaşında yitirmiştik. Çocuk yaşta ilk kez Akbaba mizah dergisindeki mizah öyküleriyle tanıdığım Muzaffer İzgü ağabeyle 80'li yılların ortalarında fiziken tanışmış ve 30 yılı aşan bir süre dostluğunu paylaşmıştım. 

Onunla pek çok okul etkinliğinde bir arada olduk, karşılaştık, ortak söyleşiler, tv programları gerçekleştirdik. Bana her karşılaşmada: "En sevdiğim mizahçım" demesi benim için ayrı bir onurdu doğrusu... 

Çocuk yaşta Adana'da hayatın tüm zorluklarını çekerek, yaşam savaşı verip, pek çok işte çalışıp ayakta kalmış, sonrasında öğretmen ve ardından da yazar olmuş müthiş enerjik, sevimli ve babacan bir adamdı Muzaffer ağabey. 


Foça'nın Temmuz başında açılan yeni mekanı Surdibi Dosthane'de, 6 Temmuz'da Aziz Nesin'le başlayan, 11 Ağustos'ta Tarık Dursun K. ile devam eden anma söyleşilerinin üçüncüsünde 26 Temmuz 2025 Salı günü, Cihan Demirci ve Hüseyin Yurttaş'ın konuşmacı olduğu etkinlikte Muzaffer İzgü'yü zorlu yaşamından kesitler, yazarlık serüveninden anılar ve bilgiler paylaşarak andık. 

Özellikle İzmir'de ve pek çok başka şehirde yıllarca Muzaffer İzgü'yle birlikte pek çok etkinliğe katılan, onun en yakın yazar arkadaşlarından Hüseyin Yurttaş da hem onu, hem de ülkenin perişan halini anlattı bizlere. 

Muzaffer İzgü'den kalan sevimli, çocuksu anılarla renklenen söyleşinin finalinde, ondan kalma anılarla dolu görsel bir sunum izledik ve onunla ilgili söz alanlarla bu anlamlı etkinliği noktaladık. Adeta çökertilmiş bir ülkenin en berbat dönemini yaşadığı, insanda zerre kadar moral bırakmayan şu günlerde, özellikle en büyük dayanma gücü olan mizah duygusuna sarılarak, böylesi özel değerlerimizi unutmayıp, anma, anımsama söyleşilerimiz önümüzdeki dönemde de devam edecek. Gelip izleyen, katkı veren Foça'lı duyarlı edebiyat, kültür, sanat ve mizah dostlarına özellikle yürekten teşekkürler... 

Fotoğraflar için de; Belgün Herişçakar, Seyfi Gül ve Ömer Torun'a teşekkürler... 

CİHAN DEMİRCİ (DAMDAKİ MİZAHÇI) 


MUZAFFER İZGÜ'YÜ 8. ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE ANMA SÖYLEŞİSİNDEN ANLAR... 


Muzaffer İzgü Anma Söyleşisinin sonunda; konuşmacılar; 
Hüseyin Yurttaş ve Cihan Demirci (Fotoğraf. Seyfi Gül)

22 Ağustos 2025

MİZAH EDEBİYATIMIZIN USTA KALEMİ MUZAFFER İZGÜ'YÜ VEDASININ 8. YILDÖNÜMÜNDE FOÇA'DA ANIYORUZ!..

Mizah Edebiyatımızın usta kalemi MUZAFFER İZGÜ'yü yaşama vedasının 8. yılı olan 26 Ağustos 2025 Salı günü Foça'da Surdibi Dosthane'de anıyoruz. 

Onunla meslektaş olarak da pek çok etkinliğe birlikte katılmış olan; Cihan Demirci ile hem meslektaşı, hem de yakın dostu olan; Hüseyin Yurttaş'ın konuşmacı olarak katılacağı anma söyleşisi saat:18'de gerçekleşecek, söyleşinin sonunda arzu eden Muzaffer İzgü dostları da söz alacaklar...

12 Ağustos 2025

TARIK DURSUN K. USTAMIZI 10. ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE FOÇA'DA ANDIK!..




TARIK DURSUN K. ustamızı anmasına andık ama içimize sindi mi, doğrusu benim içime sinmedi, Temmuz başında Aziz Nesin ustayı andığımız söyleşideki kitlenin yarısı bile yoktu ortalıkta ne yazık ki, yıllar önce bir anmaya gelen olmayınca iptal etmiş, 4 yıl önce de hesapta olmayan bir son dakika katılımcısıyla neredeyse konuşmamıza zaman kalmamıştı!.. 

Evet 11 Ağustos'ta da hava çok sıcaktı, rüzgar, fırtına acayipti falan filan ama sevgili Tarık ağabey için Foça üzerine düşeni gene yapamadı ne yazık ki, çünkü ömrünün son 10 yılında Foça'da yaşayan Tarık ağabey bundan çok daha iyisini hak ediyor!..

İzmir'den gelen sevgili Salim Çetin'le birlikte Tarık Dursun K. ile 30 yılı bulan bir dostluğu paylaşan Cihan Demirci, Tarık ağabeyimizi çeşitli yönleriyle, hayatından izlerle, anılarla anlattı, Onun Parkinson hastalığına yakalandığı dönemde yaşamını uzatan sevgili bakıcısı Hamide Bahriyeli arkadaşımızın onun için yazdığı satırları da paylaştık. 

Son bölümde söz alan Ahmet Önel arkadaşımız da Tarık Dursun K.'nın özelliklerine değindi. Finalde, güneşin artık perdeyi etki gücünün azaldığı bir anda özel olarak hazırladığım Tarık Dursun K.'nın bütün yaşamını özetleyen görsel sunumu gerçekleştirdim... O gün, o sıcağa ve rüzgara rağmen gelip de bizi yalnız bırakmayan tüm TDK dostlarına çok teşekkürler... 

Sahi bu etkinliklere teknik katkı sağlayan sevgili Cihangir Turantaş ve ardından da sevgili Belgin Herişçakar arkadaşımızın ilettiği fotoğraflar da olmasaydı, paylaşacak görsel de olmayacaktı...Temmuz başında açılan Surdibi Dosthane'de 6 Temmuz Pazar günü Aziz Nesin ustamızı anarak başlamıştık bu tür etkinliklere... Surdibi Dosthane ekibine de bu tür etkinliklere verdikleri destek için teşekkürler... 

Zorlu bir çocukluğun ve ilk gençliğin içinden sıyrılıp, üç büyük şehirde de yaşayarak ve müthiş üreterek dopdolu bir yaşam geçiren Tarık Dursun K. ağabeyimizin anısına da yürekten sevgiyle... ÖPÜLDÜNÜZ SEVGİLİ TARIK DURSUN K AĞABEY!... (C.D.)






Ahmet Önel, Salim Çetin ve Cihan Demirci (Surdibi Dosthane)


TARIK DURSUN K. (26 MAYIS 1931-11 AĞUSTOS 2015)



07 Ağustos 2025

EDEBİYATIMIZIN USTA KALEMİ TARIK DURSUN K.'YI 10. ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE, ÖMRÜNÜN SON YILLARINI GEÇİRDİĞİ FOÇA'DA 11 AĞUSTOS PAZARTESİ GÜNÜ, SAAT:19'DA SURDİBİ DOSTHANE'DE ANIYORUZ...

FOÇA'ya Temmuz ayı başında "Merhaba" diyen Surdibi Dosthane'deki söyleşiler; 6 Temmuz Pazar günü, 30. Ölüm Yıldönümünde andığımız mizah edebiyatımızın büyük ustası Aziz Nesin'le başlamıştı. İkinci anma söyleşisi 11 Ağustos Pazartesi akşamı, saat.19'da yolu Foça'dan geçmiş çok yönlü bir edebiyat ustasıyla gerçekleşecek...

TARIK DURSUN K. Edebiyatımızın öyküde ve romandaki büyük ustası, gazeteci-dergici-yayıncı-sinemacı-senarist kimlikleriyle geniş bir yelpazede üretmiş ama bir o kadar da mütevazı bir büyük usta!..

Üç büyük şehirde de yaşamış olmasına rağmen İzmir’li kimliğini hep öne çıkarmış Tarık Dursun K. için 10. ölüm yıldönümü olan 11 Ağustos 2025 Pazartesi günü, saat: 19’da, ömrünün son yıllarını geçirdiği Foça’da Surdibi Dosthane’de, gerçekleşecek anma söyleşisine; Tarık Dursun K. ile 30 yılı bulan bir dostluğu paylaşmış olan yazar-çizer Cihan Demirci ile Konak ve Karabağlar Belediyesi eski Kültür Müdürü- Tarık Dursun K. dostu Salim Çetin konuşmacı olarak katılacak. Görsel sunumlu anma söyleşisinde Tarık Dursun K. dostları da söz alacaklar.

05 Ağustos 2025

MEHMET NERGİZ'İN "CİHAN DEMİRCİ RÖPORTAJI" MİLAS ÇİZGİ GAZETESİ'NDE YAYINLANDI: "GERÇEK MİZAHIN DEĞERİ ANCAK SUSTURULDUĞUNDA ANLAŞILIR!.."


Milas'ın kültür-sanat hayatına uzun yıllardır katkılar sağlayan, çocuklarla karikatür atölyeleri gerçekleştiren, grafik-reklam çalışmalarında bulunan Mehmet Nergiz'in Milas Çizgi gazetesinde sürdüğü "ÇİZDİKÇE" başlıklı röportajlarının 4 Ağustos Pazartesi günkü konuğu "Damdaki Mizahçı" Cihan Demirci oldu. 

Mehmet Nergiz'in sorularını yanıtlayan Cihan Demirci, Milas'taki Turhan Selçuk Karikatürevi'nde yıllar önce karikatür sergisi açmış, Uluslararası Turhan Selçuk Karikatür Yarışmasında jüri üyeliğinde bulunmuş ve çocuklarla karikatür atölyeleri gerçekleştirip, Milas Festivalinde kitaplarını imzalamıştı. 

RÖPORTAJIN TAMAMINI OKUMAK İÇİN LİNK ADRESİNE TIKLAYINIZ: https://milascizgi.com/yazarlar/mehmetnergiz/konu/47-yillik-mizah-emekcisi-cihan-demirci-gercek-mizahin-degeri-ancak-susturuldugunda-anlasilir/?fbclid 


Tolga Çandar, Cihan Demirci ve Mehmet Nergiz Milas Festivalinde... 
(17 Eylül 2011-MİLAS)


Cihan Demirci, 11 Aralık 2010 tarihinde Milas'ta Turhan Selçuk Karikatür Evinde açtığı Karikatür Sergisinin önünde... 

#MilasÇizgiGazetesi #Milas #Çizdikçe #MehmetNergiz #CihanDemirci #CihanDemirciRöportajı #4Ağustos2025 #47YıllıkMizahEmekçisi  #GerçekMizahınDeğeriAncakSusturulduğundaAnlaşılır  


07 Temmuz 2025

AZİZ NESİN USTAYI, HAYATININ SON SÖYLEŞİSİNİ YAPTIĞI FOÇA'DA 30. ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE GÖRSEL BİR SÖYLEŞİYLE ANDIK!..


AZİZ NESİN... Sadece bir mizah yazarı, edebiyatçı değil yürekli, cesur, gerçek bir aydındı!.. Ne yazık ki 2 Temmuz 1993'te yaşadığı Sivas Katliamından ölmeden kurtulsa da, öylesine ağır bir darbe aldı ve Sivas acısının 2 yıl sonrasında 6 Temmuz 1995'te hayata İzmir Çeşme'de veda etti... 

Aziz Nesin, yaşamındaki son söyleşisini ise 4 Temmuz 1995'te Foça'da Beşkapılar Kalesinde gerçekleştirmişti. 

Çocuk yaşta kitaplarını bir solukta okuduğum, sonrasında tanıştığım, ardından aynı işyerinde yanyana masalarda çalıştığım ve ölümünden sadece 19 gün önce İzmit'te ortak bir söyleşi ve imza gününde birlikte olduğum, ustalarımdan biri saydığım Aziz Nesin'i 30. ölüm yıldönümünde, Foça'nın tam da 4 Temmuz 2025'te açılan yeni mekanı Surdibi Dosthane'de 6 Temmuz Pazar günü, görsel bir söyleşiyle andım... 

Henüz açılışının daha 3. gününde böylesi bir söyleşiye olanak sağlayan Foça'nın yeni mekanı Surdibi Dosthane ekibine de çok teşekkür ederim... 


Foça'lı Aziz Nesin dostlarının ciddi bir ilgi gösterdiği, Surdibi Dosthane'nin tamamen dolduğu, felaket sıcak bir havada gerçekleşen söyleşide onun hayatından önemli izleri, çeşitli görsellerle anlatırken, sonlara doğru son söyleşisini yaptığı Foça'da 30 yıl önceki o söyleşiyi gerçekleştiren dönemin Foça Belediyesi Kültür-Sanat sorumlusu Cihangir Turantaş arkadaşımızda 4 Temmuz 1995'teki o tarihi söyleşiden özel bilgiler verdi bize... Cihangir arkadaşımıza bu söyleşinin gerçekleşmesindeki teknik katkısı için de ayrıca teşekkür ederim... 

Bu özel söyleşinin şöylesi acı bir gerçeği de vardı ki, o da şuydu, ne yazık ki koca ülkede, görebildiğimiz-bilebildiğimiz kadar 30 ölüm yıldönümündeki tek anma söyleşisiydi. Bir diğeri 5 Temmuz'da son imza gününü yaptığı Alaçatı'daki Kitabevinde olacak ve oğlu Ali Nesin katılacaktı ama bu söyleşi Çeşme'de yaşanan yangınların yarattığı tatsız atmosfer nedeniyle ertelendi. 

Evet, yaşamının son yıllarını derin üzüntülerle geçiren böylesi müthiş bir aydın yüreği daha fazla anımsamak ve asla unutmamak gerekir, üstelik çok daha kötü günlerde olduğumuzu da düşünürsek... Ne demişti Aziz Nesin usta, Foça'da 30 yıl onceki son söyleşisinde: “Yarın bugünden daha kötü olacak,çünkü dün bugünden daha iyiydi...” Anısına yürekten sevgiyle...

CİHAN DEMİRCİ (DAMDAKİ MİZAHÇI)

FOÇA'NINYENİ MEKANI SURDİBİ DOSTHANE'DE GERÇEKLEŞEN AZİZ NESİN'İ 30. ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE ANMA SÖYLEŞİSİNDEN FOTOĞRAFLAR...