09 Kasım 2006

6 Kasım'dan itibaren kitapçılara verilmeye başlanan yeni kitabım "TÜRK'ÜN TÜRK'TEN BAŞKA DÜŞMANI YOKTUR"dan sizin için yaptığım bir alıntı...

Alaturka şeriat’a buyurmaz mısınız?
Ne demiş “Damdaki Mizahçı”nın biri: “Bilimin giremediği eve hurafe girer!..” Bilimin giremediği, kapı altından bile sızamadığı hurafeler ülkesinde yaşıyoruz... Bu hurafeler şimdilerde altın çağını yaşıyor... Ha bilim ha güneş, ikisi de giremeyince “doktor” giriyor evlerimize!.. Bu doktor da çoğunlukla “akıl doktoru” artık...

Hurafeye batırılmış, örümceklenmiş kafaların en iyi panzehiri mizahtır. Böyle anlarda kafayı daha da yememek için mizahın gücüne sığınmakta yarar var. Hurafeler ülkesinde bundan sonra gelebilecek ‘alaturka şeriat’ yasaklamaları neler olur diye, çömelmeden biraz ayakta düşündük ve bakın karşımıza hangi abuk maddeler çıktı:

1- Ey müminler! Bütün sapıklıkların başı ‘Patlamış mısır’dır. Bu yüzden patlamış mısır dinimizce mekruhtur. Patlamış mısır, Batı’da patlamış, dejenere olmuş ve ehl-i namusunu yitirmiş, dış güçler tarafından paketlenerek bizim sütlü ve namuslu Alibeyköy mısırımızın arasına karışmıştır! 2- Gerçek bir müslüman evine asla armut almaz. Çünkü armudun sapı var! 3- Fritöz kullanan bir müslüman ahlaki çöküntü içersindedir. 4- Güllaç dururken, profiterol yiyenler bunun hesabını ahiret günü vereceklerdir ve o gün bu kafirler için en acısı; hesap sırasında kredi kartları da geçmeyecektir! 5- Dini bütün bir ev kadını asla ve asla ‘Sulu köfte’ yapmaz. Çünkü ağır başlı olmayan, son derece sulu bir köftenin ne yapacağı belli olmaz. 6- Bir koca karısının elini ancak karısı uçuruma düştüğü vakit tutabilir. 7- Gerdek gecesi kan çıkmazsa gelin ‘kelek’ sayılır ve iade edilir, damat ‘kabak’ çıksa da dinimizce fark etmez! 8- Uzaktan kumanda kullanmak yüce rabbimize saygısızlıktır. Bütün uzaktan kumandalar derhal kırılıp çöpe atılmalıdır. 9- İmam nikahsız eşli pişti oynayanların yaptığı piştiler Allah katında geçersizdir. 10- Erkek kişi romatizmalı ise ayağını kuma, sağlıklıysa evine sürekli kuma sokar! 11- Yatak çarşafları ‘çizgili’ olmalıdır ki, hatun kişiler yatakta çizgiyi geçmesin. 12- Sürücü kursunda erkek şoförlerle çalışan hatun kişiyi TEM otoyolunda alimallah cinler çarpar! 13- Hatun kişi erkeğinin ayağını ön yıkamasız yıkamak zorundadır. 14- Haşemayla denize giren dini bütün bir hatun hemen dibe dalmalı, ve denizde olduğu sürece denizin üstünde asla gözükmemelidir. 15- Türbanlı bir kızın göbek atması ve göbeğinin açıkta kalması ancak göbeğinde okunmuş-üflenmiş bir hoca yazısı varsa mümkündür. 16- Bir öğrencinin öğretmeni tarafından tek ayak üstünde cezaya bırakılması dinimizce günahtır. Ceza anında öğrencinin yere çömelmesi uygundur. 17- Sadece ayakta değil rüzgara karşı işemek de dinimizce uygun değildir. 18- Etraftakilerin duyacağı bir şekilde ishal olmak günahların en büyüğüdür. 19- Aslında ‘işemek’ başlı başına günahtır. Neden derseniz, çünkü işeyen insan mutlaka onu işetecek bir alkollü içki içmiştir, örneğin; bira içenler çok sık işerler ki, bu da bize işeme denen şeyin alkolle olan çarpık ilişkisini gösterir. 20- Gerçek bir mümin; yaz geceleri çok sıcak, yapış yapış bir nemle dolu olsa da, asla bunlardan etkilenmeyip sonuçta yatağa yattığı anda ‘huşu’ içinde uyumalıdır. 21- İç çamaşırlı ya da mayolu bir kadının fotoğrafına kazara bakan bir vatandaşımız derhal 32 adet vesikalık fotoğraf çektirip, ikametgah senedi ve nüfus sureti çıkartarak tüm bunları bir tütsünün içine atmalı, sonra da oradan çıkartıp okunmuş bir kibritle yakmalıdır.

22- Türbanından saçının teli gözüken bir hatun kızımız, üç yıl boyunca her öğlen bir tencere ‘Tel’ şehriye çorbası yaparak bu çorbayı mahalledeki tesettürlü yoksullara dağıtmalıdır. 23- Sağlam bir mümin karlı-buzlu havalarda uçağa asla binmez!.. Çünkü uçaklar karlı-buzlu havalarda “alkolle” yıkanmaktadırlar... Karlı-buzlu bir havada alkolle yıkanmış bir uçağa binen mümin, sanki kendisi alkol almış kadar günaha sahip olur!.. 24- Cep telefonundan gün boyunca sürekli SMS çekmek ve yollanan mesajları açıp okumak dinimizce günahtır, böylelerine; ‘tespih çekmek neyine yetmiyor ey kafir!’ demek yerinde olacaktır. Hele hele utanmadan “toplu mesaj çekenler” cehennemde toplu olarak yanacaklardır!.. 25- Müminler birikmiş günahları için bilgisayarlarında bir word dosyası açabilir, akıllarında tutamadıkları kimi günahlarını bu dosyada biriktirebilirler. Bu dosyaya virüs girerse, dosya mutlaka hemen silinmelidir, çünkü bu virüs mutlaka şeytani bir virüstür!.. Mail yoluyla yollanacak günahların çok yüklü olmamasına da dikkat edilmeli, böyle durumlarda megabayt gücü yükseltilmelidir!.. 26- Bazı vatandaşlar Sırat Köprüsünde de OGS gişeleri var zannederek, bu köprüyü gişelerde beklemeden geçeceklerini zannetmektedirler. Sırat Köprüsünde de “OGS” sistemi uygulanmaktadır ama buradaki OGS’nin açılımı: “Ortalama Günah Sayısı”dır. Rahmetli vatandaş Sırat Köprüsüne geldiğinde “Ortalama Günah Sayısı”nın durumuna göre muamele görecek, günah fazlası olanlar ister istemez köprü trafiğine takılacaklardır!.. 27- Bebeğinizin göze gelmemesi için bokunda “boncuk” bulunması gerekir!.. İşte bu yüzden bebeğinizin bokuna “boncuk” atınız... Ancak bu boncukları daha sonra takı tasarımında kullanmayınız!.. Bu boncukları görenler; “Vay be, bebeğe bak, bokunda boncuk bile var” demek zorunda kalırlar. Böylece bebek göze gelmez!.. 28- Diş fırçalarında domuz kılı vardır. Ha yabancı bir erkeğin kılı, ha yabancıya ait domuzun kılı!.. Hiç fark etmez!.. Bu yüzden özellikle hatun kişiler bu kılı dişlerine sürerlerse alimallah kızlıkları o dakikada gider!.. Kıldan, tüyden uzak durmak bir hatun kişinin en önemli görevidir. Bu yüzden evdeki çalı süpürgesinden bir diş kopartıp hem fırça hem de kürdan niyetine kullanmak caizdir!.. 29- Malum faiz dediğin haram, lakin “kâr payı” dediğin helaldir!.. Bazı münafıklar ikisi de aynı şey demektedir. Oysa biri İslami kesimdir, diğeri Amerikan traşıdır. Sahi, top ense yaptırmak da mümin kişiye pek yaramaz. 30- Hatun bir kişi olur olmadık gülümsemez, gülmez, kahkaha atmaz. Çünkü o gülerse karşısındaki mümin hemen tahrik olur, o da ağırlığını ve de ‘ağır ol da molla desinler’ vaziyetini unutup maazallah gülmeye filan başlar, o dakikada ağır abi bir müminlik kazaya uğrar, neme lazıııım!.. 31- Ülke böylesine dinbazlık yarışına girmişken, hâlâ AB kapısında beklemek gaflettir, hıyanettir, delalettir. Bizler için artık zaman, cennet kapısını çalmanın zamanıdır!.. Taaak, taaaak taaaak!..
TÜRK'ÜN TÜRK'TEN BAŞKA DÜŞMANI YOKTUR
/ CİHAN DEMİRCİ / BULUT YAYINLARI /
DENEME / KASIM 2006 / 208 SAYFA / 12 YTL /

Hiç yorum yok: