Taksim'e yaklaşırken Elmadağ'da Cumhuriyet Caddesi üzerinde bir adam bir ömür boyudur gazete ve dergi satar, adı Orhan'dır... (Foto: Damdaki Mizahçı-22 Haziran 2007)
22 Haziran 2007 Cuma günü Kanaltürk'te hızla geçen, ne olduğunu pek de anlayamadığım canlı yayına konuk olduktan sonra o sıcakta Şişli'den yürümeye başladım... Henüz söylendiği gibi Afrika sıcakları gelmemişti anlaşılan. Afrikasız bir sıcakta yürürken, ara sıra yaptığım gibi gene Elmadağ'a yaklaşınca, yıllardır bir apartmanın girişinde gazete satan Orhan arkadaşıma uğradım. Yolum ne zaman oralardan geçse mutlaka Orhan'a uğrarım. Çünkü Orhan benim mizah tarihimin yazılı şahitlerinden biridir. Orhan demek 80'li yıllar, o güzelim GÜM günleri demektir benim için. GÜM' giden o güzel yıllar!!! Orhan'ın Elmadağ'da Cumhuriyet Caddesi üzerinde gazete, dergi bayiiliği yaptığı Pangaltı Palas binasının hemen yanında yer alan Sibel Apartmanı benim 80'lşi yıllarındaki işyerimin bulunduğu binaydı. 1982'de girdiğim Güldürü Üretim Merkezi, 1984'ün Ocak ayı başından başlayarak bu binadaki yerine taşınmıştı. 2.5 yıla yakın bir süre bu binada unutulmaz günler yaşadık biz Güldürü Üretim Merkezi yani GÜM çalışanları... İşte Orhan da o GÜM yıllarıdnan bize kalan son hatıralardan biridir. Her zamanki güleryüzü ve içten haliyle "Kardeşim" diye karşılar sizi. Gene öyle yaptı.
Orhan'la ayak üstü muhabbet yapabilmenin keyfiyle yeniden yürümeye başladım Taksim'e doğru... 35 yıldır aynı yerde gazete satan, üniversite çağında kız çocuğuna sahip, 45'in de bir adam Orhan... Bu işlerin artık bittiğini söylüyor ama her şeye rağmen ondaki heyecan hep aynı, gazeteler-dergiler yani medya bitse de biz tüm rezilliklere rağmen, heyecan içinde sürdürüyoruz işimizi be Orhancım. O yüzden yaşımızı pek göstermiyoruz belki de...Elmadağ'ın gazeteci Orhan'ına "DAMDAKİ MİZAHÇI" dostundan en 80'li sevgilerle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder