19 Ocak 2007

... BİR GÜVERCİN
DAHA DÜŞTÜ!

“… Muhtemelen 2007 benim açımdan daha da zor bir yıl olacak. Yargılanmalar sürecek, yeniler başlayacak. Kimbilir daha ne gibi haksızlıklarla karşı karşıya kalacağım? Ama tüm bunlar olurken şu gerçeği de tek güvencem sayacağım. Evet kendimi bir güvercinin ruh tedirginliği içinde görebilirim, ama biliyorum ki bu ülkede insanlar güvercinlere dokunmaz. Güvercinler kentin ta içlerinde, insan kalabalıklarında dahi yaşamlarını sürdürürler. Evet biraz ürkekçe ama bir o kadar da özgürce.”

Hrant Dink (19 Ocak 2007) AGOS Sayı: 564

Hrant Dink, AGOS gazetesindeki son yazısını bu şekilde bitirmiş… Sanmış ki, umut etmiş ki; bu ülkede insanlar güvercinlere dokunmaz… Benim çocukluğumda öyleydi gerçekten… O vakitler güvercinlerine bu denli hoyrat değildi insanlar... Çünkü bu ülke ona renk katmış, ona can vermiş, onunla kaynaşmış azınlıklarıyla güzeldi… Sonra, birilerinin hain oyunlarına alet olup, bir türlü yenemediğimiz o cehaletimizin karanlığı içinde, gittikçe daha da içimize kapanarak, birer birer kaçırdık onları… Çırpınan o kanatların sesini hiç duymak istemedi bu ülke… Oysa o güvercinlerle güzeldi her şey... Güvercinler azaldıkça tadı tuzu kalmadı hayatın... İş öylesi bir hale geldi ki, her şeyi birbirine karıştırıp, kendi güvercinlerini yargıladı, dışladı, linç etmek istedi… Boşuna mı yazdım ben "Türk'ün Türk'ten Başka Düşmanı Yoktur" diye bir kitabı... Çünkü sahip olduğu kimliği ve benliği yitiren, yanlışlarını asla görmek istemeyen Türk'ün en büyük düşmanı gene kendisiydi artık...

Sonuçta bir koca ülke öylesine kirlendi, öylesine kişiliksiz, öylesine zavallı, öylesine akıl dışı, öylesine lümpen bir hale geldi ki, güvercinleri filan görmez oldu gözü... Ne de olsa caniliği uzun yıllardır “Milliyetçilik” palavrasıyla ruhuna oya gibi işleyenlerin ülkesiydi artık burası… Burası vahşi, burası kanunsuz, burası yönetimi olmayan ve en acısı burası halkının sesini yitirmiş bir ülkedir artık… Bu ülke kendisini karanlığa boğmak isteyenlere kırmızı halılar üstünde fırsat üstüne fırsat sunuyor. Kendisini önemsediği için eleştirenleri ise acımasızca harcıyor, parçalıyor, katlediyor, yok ediyor...

Göz göre göre işlenen bir kanlı cinayet daha yaşandı o yüzden bugün… Bugün 19 OCAK 2007... Bas bas bağıra bağıra gelen bir cinayet daha… Beklenen bir cinayet daha… Olan olduktan sonra gene malum devlet tavrı, gene aynı boş laflar, gene aynı terane... Televizyon kanallarında saatlerdir duyduğum, sinirimi iyice bozan bir cümle: “Bu cinayet ülkenin imajına zarar verecekmiş…” Bak sen?.. Hangi imajdan bahsediyorsunuz beyler?.. Bu ülkenin imajı mı kaldı?.. Yakında ortada filan ülke kalmayacak, siz hala hangi imajdan bahsediyorsunuz?.. Bu ne utanmazlıktır, bu ne yüzsüzlüktür kardeşim?.. Siz imajdan bahsedenler, kıçınıza kına yakın, yıllardır diktiğiniz nefret tohumları birer birer başak veriyor işte… Birbirinden nefret eden insanların ülkesi yapmayı başardınız sonunda şu canım ülkeyi!.. Birbirinden berbat bir sürü iktidarın üzerine gelerek, ülkeyi sonsuz bir karanlığa doğru sürükleyen, kişiliksiz- aşağılık AKP iktidarı (!) mıdır bu ülkenin imajı, ya da hiçbir halta yaramayan, beş para etmez muhalefet partileri mi, ya da sesini, kimliğini, benliğini yitirmiş, şaşkın bir koca halk mı?.. Kimin imajı kalmış?.. Gün imaj değil, gün utanma günüdür!.. Ancak koca ülkede utanmasını bilen pek kalmadığı için de, belli ki gün en zor gündür!..

1 yorum:

Adsız dedi ki...

"Gözlerin rengi, biçimi ne kadar farklı olursa olsun gözyaşlarının rengi aynıdır"....Afrika Atasözü

"Genetik bağlamında bilimsel olarak kanıtlanmış herhangi bir insan ırkı yoktur ama ırkçılık ve ırkçılar vardır. Saf bir Fransız, İngiliz, İtalyan, Alman, İspanyol, Bulgar, Rus, Yahudi ırkı olmadığı gibi 24 ayar bir Türk ırkı da yoktur. Ama bunların ırkçıları vardır!"...Özdemir İnce

Ermeni de olsak Türk' te, Yunan' da, zenci de, beyaz da "Gözyaşlarımız Aynı Renk".... insanlık olarak insan yiyen ırkçı yamyamlara bir kurban daha verdik...ne kadar üzüldügümü anlatmam zor..dün gozyaslarimi tutamadim ve bir Türk olarak ülkemin ırkçılarından bir kez daha utandim....Nur içinde yat sevgili Hrant....