23 Mart 2006

DAMDAKİ MİZAHÇI’DAN ÇOK TEŞEKKÜRLER…

Damdaki Mizahçı C.D. bey çok sevdiği şehir İzmir'de...

(Fotoğraf: Semih Poroy)
Sevgili “Damdaki Mizahçı” dostları, dün ‘resmen’ yayın hayatına başlayan blogumuza 24 saat içinde gösterdiğiniz ilgi, aşağılarda yolu tıkandığı için damdan dama yol bulan, hayatı epeydir damdan zumlayan bu mizahçı kulunuzu çok mutlu etti. Üstelik henüz çok az dostun, meslektaşın, okurun ve arkadaşın haberi olduğu halde…
Son iki yılda geçirdiğim iki ölümcül kaza, yatağa bağlandığım iki aylık bir süre, başta annem olmak üzere üst üste kaybettiğim sayısız sevdiğim insan ve bu akla ziyan ülkenin içine düştüğü şu perişan halin yarattığı derin bir hüzün… Kolay değildi böylesi bir ortamda “Damdaki Mizahçı” olmak… Bu yaşa dek “akıl sağlığımı” korumamda en büyük yardımcım olan, sevgili dostum “mizah”ın bile gülümsemekte çok zorlandığı anlardan süzülüp geçerken bu blog tam zamanında, dam zamanında ve epeyce iyi geldi doğrusu!..
Neyse dostlar, hüznümüzü içimizde bir yere asıp gelelim teşekkürlerimize… Blogumuzun açılışı nedeniyle yazar, çizer, şair dostlardan, meslektaşlardan, eski arkadaşlardan, yeni dostlardan, sıkı takipçi okurlarımızdan, genç yazar adayı arkadaşlarımızdan “kutlama” mesajları aldım…
Bu yazının yazıldığı ana kadar mesajları elime geçen; Kemal Özer’e, Aydoğan Yavaşlı’ya, Cengiz Karadeniz’e, Fatih Erdoğan’a, Alpay Kabacalı’ya, Burcu’ya, Sibel’e, Ender öğretmene, Özgür’e, Kürşat Coşgun’a, Erdoğan Karayel’e, Yusuf Yavuz’a, İrem Tuncer’e, Betül Ergen’e, Buket Varol’a, İhsan Kale’ye, Sema'ya, İlhan Güreli'ye, Eray Özbek’e, Mualla Karabulut'a, Mustafa Bilgin'e çok teşekkür ediyorum… Bu blogun oluşmasında, blog sahibi eski bir okul arkadaşımın da katkısını belirtmeliyim. Sevgili Hakan Kürklü (ki, 70’li, 80’li yıllara özlem duyanlar için izlenmesi gereken bir blog hazırlıyor, mutlaka ziyaret edin, adresi:
http://retrografiker.blogspot.com ona da özel bir teşekkür borçluyum doğrusu… Sen de sağol Hakancım…

Teşekkürlerimize kitaplarımızın kurdu olduğunu söyleyen Sibel arkadaşımızın fazla ama güzel sözleriyle nokta koyalım: "İnan damarımda kanımsın, çünkü sen ne de olsa damlardaki mizahçımsın!.."
Evet dostlar, damardan ve damlardan, sonuçta buradayız artık!.. “DAMDAKİ MİZAHÇI” daha önce de belirttiğim gibi; görüş, istek, öneri ve eleştirilerinizi
damdakimizahci@gmail.com adresine bekliyor…

Bundan sonra bizi bu blogta tutabilene aşkolsun!.. Arada bir “tıklamayı” unutmayın… Her daim GÜLEKALIN!..

2 yorum:

Hakan Kürklü dedi ki...

TEVECCÜHÜNÜZ (bu kelimeyi de; 70'lerde Ajda kendi adını taşıyan çarşaf çıkartmıştı, o ürünün reklam filminde söylemişti. Oradan hatırlıyorum.) CİHAN BEYCİİM, HAYIRLI OLSUN...

Burcuk dedi ki...

Sevgili Damdaki Mizahci,

Biz tesekkur ederiz asil:)

Cok cok da gecmis olsun, boyle ust uste gelen kotu olaylara ragmen dengeni koruyup damdan dusmemene cok sevindim:) Cok klise geliyor ama boyle olaylar sonrasi hep ayni cumleyi kuruyoruz ne de olsa: Hayat devam ediyor! Sen de o yuzden bizlere soyledigin gibi gulekal:)

Sevgiler,

Burcu