İzmir'in sevilen kitapçısı, şimdilerin yayıncısı sevgili arkadaşım, can dostum Ercan Günaydın'ın, henüz 46 yaşındaki sevgili kardeşi Gürcan Günaydın, uzun yıllardır yurt dışındaki gemilerde aşçıbaşılık yapıyordu. Eski bir kitapçı da olan Gürcan Günaydın, Çin'de Şanghay'da çalıştığı gemide talihsiz bir kaza geçirip 25 metreden asansör boşluğuna düşerek, 4 Ağustos 2009 tarihinde yaşamını yitirmişti. Gürcan Günaydın'ın Çin'den 15 günde İzmir'e getirebilen cenazesini, 18 Ağustos akşamı İzmir havalimanından aldık. 19 Ağustos Çarşamba günü, ikindi namazı sonrasında yetiştiği ve yaşadığı semt olan Kahramanlar'ın Camiinden kalkan cenaze Karşıyaka Doğançay Mezarlığında toprağa verildi.
İzmir nasıl özel ve güzel bir şehirse, Günaydın ailesinin yaşamını sürdürdüğü Kahramanlar da öylesine özel bir semt... Bana hep çocukluğumun Haseki'sini, Aksaray'ını, Fındıkzade'sini anımsatır Kahramanlar... Kahramanlar da hala süren sıcak komşuluk, dostluk ilişkileri sevgili Gürcan kardeşimizin cenaze günü de fazlasıyla yaşandı. Ağabey Ercan Günaydın başta olmak üzere seferber olan tüm Günaydın ailesi, cenaze günü Gürcan'ın ve anne-babasının yaşadığı evin önünde toplanan dostlarla, arkadaşlarla, akrabalarla onu adeta yaşattılar...
Çok büyük bir kalabalığın katıldığı cenaze Kahramanlar Camiinden kalktı. Cenazeye gelenler camiye sığmadı. Camiinin önündeki kalabalıkta Ercan Günaydın arkadaşımın 1995-2005 yılları arasında İzmir'in en önemli kültür merkezlerinden biri haline gelmiş "Ercan Kitabevi" yeniden yaşatıldı adeta... Gürcan da bir süreliğine o önemli kitabevinde ağabeyi ile çalışmıştı ne de olsa... Uzun zamandır görmediğim, zamanında Ercan Kitabevi sayesinde tandığım pek çok İzmirli yazar-çizer-yayıncı-kitapçı-sanatçı-gazeteci-eğitimci-öğretmen dostu yeniden gördüm...
Dediğim gibi cenazede İzmir'in kültür-sanat ve eğitim dünyasından pek çok yazar, gazeteci, yayıncı, sanatçı, karikatürcü de ailesi ve dostlarıyla birlikte hazır bulundu. Antalya, Antakya, Bursa, Konya, İstanbul, Uşak ve daha başka pek çok şehirden Gürcan Günaydın dostlarının katıldığı cenazenin arkasından karanfiller atıldı... Sevgili karikatürcü arkadaşım Semih Poroy'la ben de İstanbul'dan gelmiştik cenaze için... Sevgili Gürcan, acı bir şekilde de olsa pek çok dostu biraraya getirdi mezarı başında... O akşam sevgili Ercan ve ailesiyle onu andık, dağarcığımızda bize bıraktığı çoğu muzip anılar ve anekdotlarla... Sevgili Gürcan, hep aceleci ve hiperaktifti. Yerinde duramazdı. Belki biraz da onun için yurt dışında süreki dünyayı dolaşan gemilerde çalışıyordu...Yerinde duramayan bu genç adam, bu dünyada da fazla duramadı... Ama İzmir, ailesi, akrabaları, arkadaşları ve dostları onu görülmesi gereken bir sevgi seliyle uğurladılar...Başta annesi sevgili İsmet teyzem ve babası Sadık amcam olmak üzere, sevgili kardeşim Ercan'a, eşi Meltem'e, erken yaşta amca acısı yaşayan sevgili Cansu'ya kızkardeşi Aycan'a ve burada adlarını sayamadığım tüm Günaydın ailesi fertlerine sabır ve dayanma gücü diliyorum...Güle güle sevgili Gürcan, sonuçta günü geldiğinde hepimiz orada olacağız...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder