18 Mayıs 2008

DAMDAKİ MİZAHÇINIZ
CİHAN DEMİRCİ
ADIGÜZEL
GÜZEL
SANATLAR
LİSESİNDEYDİ...
15 Mayıs 2008 Perşembe günü, İstanbul Ataşehir'de bulunan ilk özel Güzel Sanatlar Lisesi; Adıgüzel Güzel Sanatlar Lisesinin konuğuydum...

15 Mayıs 2008 Perşembe günü, Ataşehir'de bulunan özel bir sanat okulundaydım... Mimar Sinan Üniversitesi Sinema Televizyon bölümünde okuduğum 80'li yıllardan okul arkadaşım olan sevgili Nedim, bu okulda bir süredir öğretmenlik yapıyordu... Geçtiğimiz günlerde beni okuluna davet etmişti. 15 Mayıs günü Nedim'le Kadıköy'de buluşarak, soluğu Ataşehir'de daha bir kaç yıllık özel bir güzel sanatlar kurumu olan Adıgüzel Güzel Sanatlar Lisesinde aldık... Devlete bağlı Güzel Sanatlar liselerini iyi bilirim, hatta yıllar önce ilk Güzel Santlar Lisesinin Erenköy'deki açılışında da bulunmuş, orda da bir söyleşiye katılmıştım ama ilk kez karşıma özel bir Güzel Sanatlar lisesi çıktı... Ataşehir'de bulunan okulun, Güzel Sanatlar lisesiyle birlikte Bilişim Teknik Lisesi adı altında bir lisesi daha bulunuyor. Nedim arkadaşımın tanıştırdığı müdür yardımcısı Türker Gedik'in de Oğuz Aral tedrisatından geçmiş eski bir Gırgır öğrencisi olması, 84'lere kadar karikatür çizmiş vaziyeti okuldaki muhabbetimizi daha da sıcak bir hale geitrdi doğrusu. Sevgili Türker Gedik'le okulun kurucusu Mevlüt Adıgüzel'in odasına yaptığımız ziyaret sonrasında, Nedim arkadaşımın öğrencileriyle başbaşa kaldım...

Okuldaki zamanın uygun olması nedeniyle yaklaşık 2.5 saate varan söyleşim gerçekten çok keyifli geçti. Birinci bölümde mizah ve karikatür üzerine aktardığım bilgilerden sonra medyaya özellikle de televizyon kanallarına değindim. İkinci bölümde, karikatür ve mizah tarihimizden kronolojik örneklerin yer aldığı slayt gösterisini gerçekleştirdim. Güzel Sanatlar eğitimi alan öğrencilerin arasında olmam bu söyleşiyi daha da anlamlı hale getirdi doğrusu. Söyleşinin sonunda soru sorma faslında, her okulda yaşadığımız zorluğu burada da yaşadık. "Soru sorma güçlüğü" bu döneme özgü bir öğrenci sorunu aslında. Söyleşiyi müthiş bir dikkatle takip eden, en ilgili öğrencilerden Hazal arkadaşımız neden soru sormadığını şu şekilde açıkladı bana: "Ben söyleşinizden gereken yanıtları aldım o yüzden soru sormama gerek kalmadı..." Umarım dediği gibi olmuştur... Doğrusu pek çok okulda olduğu gibi dar bir ders saatine sıkışmamış olması bu söyleşinin daha keyifli olmasını sağladı. Önümüzdeki eğitim yılında tekrar gideceğimi sandığım okuldan kitaplarımı imzalayarak ayrıldım. Sevgili Nedim'e öğrencileriyle buluşmamı sağladığı için ayrıca teşekkür ediyorum...

Ataşehir'deki Adıgüzel Güzel Sanatlar Lisesinde gerçekleşen Cihan Demirci söyleşisi sonrasında okul idarecileri ve söyleşiyi izleyen öğrenci arkadaşlarla... (15 Mayıs 2008)

Hiç yorum yok: