14 Temmuz 2007

MİZAHÇILARI ŞAŞIRTAN
BİR POLİTİKACI PORTRESİ!
DSP genel başkanı Zeki Sezer, 12 Temmuz akşamı, Beyoğlunda Cezayir Restoran'da mizahçılara-karikatürcülere bir kokteyl ve yemek daveti vererek, bizlere çoktandır "unuttuğumuz" bir politikacı portresi çizdi!..
Önce şaka sandım, internetten davetiye geldiğinde... Bir parti genel başkanının karikatürcülere vereceği kokteylin davetiyesiydi bu... Sonra baktım şaka değilmiş. Eh ne de olsa hiç alışık değiliz böyle şeylere. Son 5 yıldır karikatürcülere sürekli dava açan bir başbakanın iktidarını yaşıyoruz malumunuz... Geçmişi düşündüm şöyle bir an, yıllar önce anımsadığım bir kez Turgut Özal yemek vermişti karikatürcülere, ben o yemeğe gitmemiştim. Bu yaşa dek politikacılardan hep uzakta durdum, malum nedenlerden ötürü. Tanıştığım, sohbet ettiğim isim sayısı o kadar azdır ki. Sonra Cumhurbaşkanıyken, Süleyman Demirel'in yolladığı Cumhurbaşkanlığı forslu o büyük zarf geldi gözümün önüne. Zarfı getiren postacının yüzü bile ekşiydi, biz de korkuyla açmıştık doğrusu. Rahmetli annem epeyce endişelenmişti. Hakkımızda bir dava filan olmasın diye. Sonra bir de baktık ki, o dönem çıkan bir kitabım, Ankara kökenli yayınevi tarafından Süleyman beye yollanmış, o da bir kaç satırla kitaba teşekkür edip, bizi kutlayan bir mektup yollamış. O zaman da böylesine şok olmuştum. Çünkü bizler böyle şeylerin uzağındayızdır. İşte bu düşünceler içinde gittim, karikatürcü arkadaşlarla DSP genel başkanı Zeki Sezer'in 12 Temmuz perşembe gecesi, Beyoğlu-Cezayir Restoranda verdiği kokteyle...
Zeki bey, gelen karikatürcüleri kapıda karşılıyordu. Karşımızda kesinlikle bir politikacı, bir parti lideri görüntüsü yoktu. İçten, samimi birini görmek ne güzelmiş meğerse siyaset ortamında. Seneler önce aynı duyguları Erdal beyle (Erdal İnönü) tanıştığımda da yaşamıştım doğrusu. Karikatürcülerin geceye olan ilgisi belli ki onu da şaşırtmıştı. Bir ara kendisiyle ayak üstü bir kaç dakika konuşma fırsatım oldu. Bana "Bu denli bir ilgi beklemediğini" söyledi gözleri ışıldayarak. Öncelikle hiçte alışık olmadığımız türden bir incelik gösterdiği, bizi adeta şok ettiği için kendisine teşekkür ettim. Davetiyesine eklediği notta mizahla ilgili yapmak istediklerinden bahsettik kısaca ve kendisine son kitabım "RTE Garantili Fıkralar"ı imzalayıp verdim.
Geceye ilgi gerçekten yoğundu. Belli ki, siyasetçinin hep çirkin yüzünü görmekten yorulmuş-bıkmış olan karikatürcü arkadaşlar, böyle bir anı bekliyorlarmış, ben de dahil... Gece boyunca Karikatürcüler Derneği üyesi pek çok arkadaşla sohbet ettik. Partisinin ağır toplarından, daha önceden de tanıdığım Masum Türker'le konuştuk bir süre. Mizah dergilerinden de meslektaşlar vardı gecede. Gazetelerde kalan son çizerler de. Etrafa biraz da "Damdaki Mizahçı" olarak gözlemlediğimde, önümüzdeki seçimlerde aday bile olmayan, seçimlere işbirliği yaparak girdiği partisinin geleceği henüz belirsiz duran bir parti liderinin, bize nasıl da hasret olduğumuz bir "siyasetçi portresi" çizdiğini gördüm. Zaten davetiyesine de kendini çizmeye çalışmıştı sevgili Zeki Sezer. Ama bu duruşuyla çizdiği portre daha da anlamlıydı doğrusu. Duruşu, yaklaşımı ve sanatçılar için yapmak istedikleriyle, o gece karikatürcülerin o muhalif gönlünde, umulmadık bir yer etti diyebilirim...
Gecede Zeki Sezer'e "Nasıl böyle bir gece yaparsınız, belli ki siz bizim bildiğimiz politikacılardan değilsiniz" dediğim anlarda...
Geceye katılan karikatürcüler, panoya gecenin anısına bir şeyler çizdiler. Ben de bir Zeki Sezer portresi çizdim, öylesine hızla çalakalem...

Geceye katılan Musa Ağacık arkadaşımız da Sky-Türk'teki programı için gece boyunca çekimler yaptı... (Fotoğraflar için sevgili Akdağ Saydut'a teşekkürler...)

NOT: Gece ile ilgili diğer haberleri www.karikaturculerdernegi.org, www.mizahvecizgi.com, ve http://mizahhaber.blogspot.com gibi adreslerden de okuyabilirsiniz...

Hiç yorum yok: