DAMDAKİ MİZAHÇI

DAMDAKİ MİZAHÇI'DAN

AÇIK MEKTUP!

----------------------------------------------------------------------

HEM SUÇLU HEM DE GÜÇLÜ:

"KURTLAR VADİSİ"

Yasalarla yönetilen ülkelerde özgürlükler de yasalarla sınırlanmıştır. Bu sınırlar o ülkenin özgürlük ve demokrasi anlayışıyla paralel işler. Yasalarla yönetilen ve bu yasaların herkese eşit ve ayrımsız şekilde uygulandığı ülkelerde, adalet duygusu gelişen fertler yetişir. Türkiye tüm bu tanımların dışında bir ülkedir. Bu canım ülke, şimdilerde hiçbir yasanın işlemediği, adalet duygusunun hepten yok edildiği, adaletin mafya çeteleri ve derin devlet bozuntusu örgütlenmelerle sağlandığı, kanun ve yasa tanımaz bir yer haline gelmiştir. Yasaların zaten işlemediği, suç işleyenlerin elini-kolunu sağlayıp aramızda dolaştığı bu ülkede birileri, açıkça suçu teşvik eden, suç örgütlerine tapan bir zihniyete yatırım içindeler.

Bu anlamda, bu toplumu oluşturan insanlar arasında yıllardır sinsi oyunlar oynanıyor. Bu sinsi oyunların en tehlikelisi her şekilde ayrımcılık yaparak bu toplumu oluşturan mozaiği bölmek, parçalamak. 17 yaşında katillerin üretildiği bir ortamda, bu türden şoven ve ırkçı oyunlarla ayrımcılığı daha da kaşıyıp, yarayı azdırmaktan başka bir işe yaramayan, bu anlamda asıl bölücülüğün dik alasını yapan, şiddet manyağı bir dizi yayından kaldırıldığı için büyük gürültü kopuyor. İşin gerçeği hem suçlu, hem güçlü durumu yaşanıyor her zamanki gibi.

"Sansür" olarak gösterilen bu durumu protesto ettiği söylenen dünün karikatürcüsü, bugünün Pana film ortağı Hasan Kaçan ise, bu dizinin sitesine protesto karikatürü çiziyor. Bu çizim, sanki bu diziye destek veren bir karikatürcünün çizimi gibi sunuluyor medyada. Oysa ciddi bir kandırmaca var, sürekli olduğu gibi... Hasan Kaçan bu karikatürü, sansüre karşı olduğundan filan değil, bizzat bu dizinin yapım şirketi Pana Film'in ortaklarından biri olduğu için çizmiştir. Ortada büyük bir rant dönmektedir, RTÜK'ün yaptığı ise sadece bu ranta bir süreliğine ara verilmesidir. Zamanında sıkça karşı karşıya geldiği 90'lı yılların başlarında aniden tutucu, muhafazakar bir yapıya bürünen ve yükselen İslamcılığa yatırım yapmaya başlayan "Hasan Kaçan"ı doğrusu iyi tanırım. "3 K" sahibidir! Nedir bu "3 K" derseniz... "Damdaki Mizahçı"nın mizahi gözlemiyle "3 K" şudur; Kayserilidir, Kasımpaşalıdır ve Kurnazdır... (Daha ne olsun!)

90'lı yıllarda son derece tutucu görüşleriyle "sansür"ün önde gelen savunucularından biri olan Hasan Kaçan dünya görüşü menfaatleri ölçüsünde daldan dala gezen bir kişidir. Bir zamanlar Fırt dergisinde çıplak kadın fotoğraflarının yer aldığı "Yavrunuzun Sayfası"ndaki frikikli yerleri örten karikatürler çizen Hasan Kaçan, 92-93'lerde içinde "erotizm" barındıran bir mizah dergisinde çalıştığımız için bize sürekli saldırmış ve o dönem sansürden yana tavır almıştı. Bugün ise patron olarak, yapılan bu uygulama çıkarına ters düştüğü için yapılana sansür diyebiliyor. "Sansür" dediğimiz şey bu ülkede çıkarlara ters düşme boyutuna kadar düşmüştür ne yazık ki. Neymiş, çoğunluk bu yayından kaldırılışa karşı çıkmış, sansür olarak görmüş. Bu ülkede çoğunluğun çokça yanlış yaptığını da sayısız deneyimle biliyoruz. Gerçekler çoğunluktan yana olmak zorunda değildir, tam tersine her şeyin tersine döndüğü böylesi bir dünyada, gerçekler çoğunlukla azınlıklar tarafından dillendirilir. Gerçek mizahçılar, tarih boyunca çoğunlukların değil, her zaman azınlıkta olanların, muhalif olanların sesi olmuştur. Mizah şiddetin, ayrımcılığın en önemli panzehirlerinden biridir...

Yeniden ısıtılıp yayına "KURTLAR VADİSİ: TERÖR" adıyla sokulan dizinin ilk bölümünü gördük. Türkle, Kürt arasına düşmanlık tohumları ekmekten ya da bu düşmanlığın arasını daha da açmaktan başka ne vardı, söyler misiniz?.. Buna da açıkça "bölücülük" diyebiliriz. Terör örgütü olarak çalışan bir örgütün yaptıklarından farklı bir şey midir bu ?..

Bu dizinin yapımcı ortaklarından birinin eski karikatürcü-mizahçı Hasan Kaçan olması da mizah için bir başka üzücü durumdur. Mizahçı olarak nitelenen birinin böylesi bir dizinin kar ortağı olması, iğneyi kendine batırmayı pek de sevmeyen, herkesi eleştirirken kendisine eleştiri geldiğinde hemen çirkinleşen mizah dünyası için de, durup düşünülmesi gereken bir görüntü oluşturuyor. Zaten her kesimin kaşıdığı ayrımcılığı daha artırmaya hedeflediği açıkça görülen, şiddete tapan, karanlık mafya çetelerini bize nerdeyse devletin resmi gücü gibi yutturmaya çalışan, bu bölücü diziyi yapanları onlar gibi şiddetle değil, sakince kınıyorum.

Toplumda artan şiddet, suç ve ayrımcılık olgusuna katkı sağlayarak bu işten servetler elde edenlere asıl cezayı RTÜK filan değil, ilerde tarihin bizzat kendisi verecektir...

DAMDAKİ MİZAHÇI

Cihan Demirci